“Çıkmazlardan kurtulmak için önce alternatifsizlik buhranına son vermek, her alanda alternatif yaratmak ve gerektikçe bunları işletmek gerekir. Alternatif yaratmamakta direnmekle veya mevcut alternatifleri işletmekten kaçınmakla, supap/kapak sistemi işlemeyen bir kazan gibi patlamalara uğramak kaçınılmazdır.” Prof. Cavit Orhan TÜTENGİL
Memleket / Çocukluk / Zaman / Değer
İnsanların
doğdukları topraklara karşın zafiyetleri vardır. Hele bizler gibi erken/ergen
bir yaşta henüz 15’inde gurbete çıkmışsa! Baba ocağından ana kucağından kopup
yaşam mücadelesine yaşıtlarından/akranlarından önce başlayıp, erken
kalkan/giden yol alır misali.. 15’in üzerinden onun kadar 3 dönem (15x3=45 yıl)
daha gurbette geçse de memleket mi yoksa çocukluk günlerimi diyerek -bir yazgı
misali- her ikisine pek toz konduramıyorsun. Belki de her ikisi bizi biz yapan;
hem yoğrulup şekillendiği mahalleyi/yöreyi hemde çocukluk günlerini ister
istemez özlüyor insan. Onun için memleket neresi sorulduğunda: ‘doğduğu vede çocukluk
günlerinin geçtiği yer’ diyor, doğası gereği insan.
2020 yılını bir şekilde karantinalarla geçirirken,
yasaklardan fırsat buldukça doğduğun yöreye/ata topraklarına yol alıp, hasret
giderirsin. 2021 yılı ise daha kasvetlidir. Salgın nedeniyle mesafeli, iklim
olarak daha soğuk geçer. Hele şubat ayı Ailemiz için buz kesen günler. Anneyi
toprağa verme yanında, ondan geriye kalan eşi, babanın öksüz kalmasına tanık
oluyor insan. Her insanın yaşamında bir şekilde ama erken ama geç bir yaşta
yaşanıyor vede adına alınyazısı/kader deniliyor. İnsanoğlu da acılarını aşarak
yaşama kaldığı yerden devam ediyor, misyonu ve sorumlulukları gereği devam
etmek zorunda kalıyor.
Zaman akıp gittikçe ertelediğiniz/ötelediğiniz yada
farkında olmadığınız bir ilişkiler çerçevesinde farklı bir iletişim gelişiyor.
Tıpkı bir tohumun yeşermesi, ağacın meyve vermesi gibi kendi mecrasında
oluşageliyor. Yüreğinizde birşeyler kıpırdıyor, size rağmen dağarcığınızda
birikimlerinizden üretip/derleyip paylaşıyor.
Zaman akıp geçerken yarın denilen şey; olgu olarak var
olsa da benim/senin için belki olacak belki de olmayacak. Dün ise
geride/geçmişte kaldı. Ne duruyorsun o zaman geriye kala kala gün bugün vede
anı yaşamak kaldı. Uygulayabildiğince uygula!
Yaşamı/yaşadıklarını yüzdelere vur. Başta
kendine/kendince zaman ayır. Yüklerinden, hele hele sana yük olanlardan kurtulabildiğince kurtul. İnsanlığını/insancıllığını yitirme. Bencillikten/egolardan
sıyrılarak yüreklere/gönüllere dokun. Yapamadıklarını/yapabileceklerini yap.
Özellikle yardım bağlamında; bir iyilik yap, bir el tut, bir katkı sun.
Ardından hukuksuzluklara/adaletsizliklere/haksızlıklara olumsuzluklara karşı
sessiz/duyarsız kalma.
Dostlarına/sevdiklerine/sevenlerine vede değer
bulduklarına daha çok zaman ayır.
Değer verenlere/bilenlere/duyanlara/olanlara daha çok
değer ver.
Gerisi/diğerleri ise bir kısır döngü sarmalında bizleri
tüketir vede değersiz kılar.
Sağlıkla/dostça/sevgiyle kalın…
(Karasu/Aziziye - 01 Ekim 2021)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder