-Süleyman oğlu Hasan oğlu Süleyman-
90 yıl öncesinde, 1933’de,
-Cumhuriyet’in ilanından 10 yıl sonra-
Sakarya/Karasu/Aziziye Mahallesinde başlayan yaşam,
Atalar baba tarafı 93 Acara/Batum muhaciri/Gürcü,
Babası Süleyman oğlu Hasan,
Babasını küçük yaşta kaybedecek,
Çiftçilikle uğraşacak, dağdan odun taşıyacaktır,
Mahallenin en son evi onlarındır.
I. Dünya Savaşında yaralanmasının ardından,
Sakarya’da seferberliğe istesede katılamayacak,
Koçöz soyadını alacak,
Oğluna dedesinin adını verecek,
1938’de 48 yaşında çok genç sayılacak bir yaşta,
Ciğerlerinden hastalığı nüksedip kaybedilince,
Küçük Süleyman da babası Hasan gibi
5 yaşında öksüz kalacaktır.
9 yaşında iken daha 20’sindeki ablası Saime’yi kaybederken,
Acılarla erken tanışacaktır.
---------------------------------
Anne tarafı Giresun/Tirebolu/Halaçlılı,
Molla Durmuş Kızı Hanife,
Babadan Şüküroğlu/Şeker,
Anneden İskenderoğlu sülalesinden,
Hanifeler 5 yaşlarında,
Ailece Karadeniz’in Doğusundan batısına göçerek,
Karasu/ Kuyumcullu /Salıkkaya köyüne yerleşecektir.
--------------------------------------------
Süleyman, babadan topraklar olsada,
Çiftçilik yerine esnaflığı seçecek,
Çıraklık sonrası barakada kunduracı olacak,
Sonrasında dükkan devralıp manifaturacı olacaktır.
Pazarlara çıkacak,
Öz-üvey 3’er kız-erkek 6 kardeş olarak,
Annesi Hanife, kolkanat gerecektir.
Annesinin ilk eşinden abisi Kemal Acar,
Okul nedeniyle gurbete çıkarken,
Banka memuriyeti nedeniyle hep gurbette kalacaktır..
Yokluk dönemi çocuklarıdırlar,
Kuru ekmek katıklarıdır.
------------------------------
1950’de 17’sinde kendileri gibi Batum Muhaciri,
Acar sülalesinden komşu kızı Sakine ile evlenir,
Süleyman -babasından öksüz- kunduracı/dükkanda/pazarda bir esnaf,
Sakine -annesinden öksüz- toprakta/tarlada/harmanda bir çiftçi,
Çalışan/üreten emekçi insanlar,
3 beyaz (şeker/tuz/gazyağı) dışında,
Gereksinimlerini kendi üreten,
Suyu tulumbadan çeken,
Gaz lambası ile aydınlanan,
Zorluklarla/yokluklarla mücadele ile yılları geçer.
1953’de 20’sinde 4 aylık baba iken,
Bahriyeli olarak askere gidecek,
İlk çocuğu oğlu Erol/Mehmet Akif'tir,
1 yıl sonra kızı Fadime/Necla doğacak,
Oğulları Hasan Kemal ve Remzi ile,
27’sinde 4 çocuk babası olacaktır.
--------------------------------
60’lı yıllara girildiğinde,
Çarşı’da inşaata başlayacak,
Dükkan geliri, Fındık parası,
Hep oraya akacaktır.
1967’de büyük oğlu Erol Kuleli’yi kazanıp gurbete çıkacak,
1968’de ortanca oğul Kemal,
İnşaatın 4. katından düşüp,
Kazayı kolunun kırılmasıyla atlatırken,
2 yıl sonrasında bu kez fındık dalından düşer,
Aynı kol hastane yerine çıkıkçıda sardırılıp,
Kangren sınırında kol kesilmeden kurtulunurken,
Süleyman’da yargılanmaktan kurtulur.
(1968’de birlikte büyüdükleri dayıoğlu Hakkı Şeker’in
Kazada kaybı O’nu derinden üzer.)
---------------------------------------
70’li yıllarda aile için sıkıntılı geçecek,
-Ailenin hamisi bizlerin Haminnesi-,
Hanife yatağa bağlı kalırken,
Daha iyi şartlarda bakılsın diye,
Aziziye’deki eski evden İncilli’deki yeni eve,
Çarşıdaki apartman dairesine taşınılır.
(Annesinin bakımına ilgisiz kalan abisi Kemal Acar ile
Yollar kesintisiz ayrılırken, sonrasında hiç görüşme olmayacaktır.)
-----------------------------------------
1973’te büyük oğlu Mehmet Akif,
Harbiyeyi bitirip Teğmen olacak,
1975’de bu kez küçük oğlu Remzi,
Polis Kolejini kazanarak gurbete gidecek,
1977’de 2 yıl sonrasında da ortanca oğlu Kemal,
Yükseköğrenim için Bursa’ya gidecek,
1979’da Türkçe/Edebiyat Öğretmeni olacaktır.
Oğullar gurbete gidince,
Kızı Necla dükkanda yardımcı olacaktır.
1979’da kendisine babalık da yapan,
Annesi Hanife’nin ölümü onun en büyük kaybı olacaktır.
---------------------------------------------
1982’de küçük oğlu komiser yardımcısı olacak,
1984’de büyük oğlu subaylıktan istifa edecek,
1987’da kızı Necla,
-İskender sülalesinden Şefik’le evlenerek-
Avustralya/Sidney’e dünyanın diğer ucuna gidecektir.
1988’de kızının oğlu Ataman ilk torunu olacak,
1989’da küçük oğlunu evlendirirken,
-Şükran Alemdağ ailenin ilk gelini olacak-
1991’de oğlundan Duyunç ilk kız torunu olacak,
(1990’da küçük dayısı H.İbrahim Şeker, 1991’de amcası Ali Kösele,
1993’de Ahmet abisi, 1998’de Gülizar ve 1999’da Emine ablalarının kayıplarını yaşar.)
------------------------------------------------------
1996’da kızından Teoman ikinci oğul torun olacak,
2001’de ortanca oğlunu evlendirirken,
-Saniye Eren ikinci gelini olacak-
2002’de dükkanı gelinine devredip,
Oğlu Akif ile birlikte Hacca gidecek,
2003’de Çarşıdan Aziziye’ye
Doğduğu mahalleye eski evine dönerek,
Bağ-bahçe işleriyle uğraşıp çiftçilik yapacaktır.
2003’de büyük oğlu Mehmet Akif kanser olup,
Akciğer ameliyatı, kemoterapi tedavisi derken,
2004 Ağustosunda O’nu toprağa verirken,
Evlat kaybı ağır gelecek,
Uzun bir süre kendini toplumdan soyutlayacaktır.
-----------------------------------------
2005’de küçük oğlu 1.Sınıf Emniyet Müdürü olacak,
2006’da ortanca oğlundan Atanur üçüncü kız torun doğacak,
Büyük oğlunu bekar olarak toprağa verirken,
3 çocuğundan 3’ü kız 2’si erkek 5 torun sahibi olarak,
2020’de en büyük torunun çocuğunu görecek,
2019’da yatağa bağlanıp,
2021 Şubatında kendisine bakan eşi Sakine’yi kaybı,
O’nun en büyük üzüntülerinden biri olacaktır.
Eşinin ardından 2 yıl daha yatakta kalırken,
Çocukları bakım nöbetini üstlenecek,
O’nu Annelerinin emaneti olarak görürken,
Türkmenistan’lı Kadirov yanında Yoldaş’ı olacaktır.
----------------------------------------
O Cumhuriyet/Atatürk çizgisinde,
Cumhuriyet Gazetesi müdavimi olup,
Ortanca oğlunun Karasu Atatürkçü Düşünce Derneği kurucu başkanlığı,
Küçük oğlunun kitap yayınlaması ardından,
Cumhuriyet’teki yazılarıyla gururlanırken,
Ülkenin gidişatı ile ilgili kaygıları yanında,
“Zatın akıbetini görmeden ölmek istemiyorum” diyecek,
Ama O güne yetişemeyecek,
27 Mart 2023 Pazartesi günü/gecesi,
Solunum yetmezliği nedeniyle yoğun bakımda,
Yaşam mücadelesinde yenik düşecektir.
-------------------------------------
Hayata ve mücadeleye atılma yolunda
Bizlerin yetişmesinde rol model olan,
Emekleri/özverileri/cefakarlıkları yadsınamayan,
Hakları kolay kolay ödenemeyecek,
Ailenin hamisi babayı son yolculuğunda uğurlamak,
Sağanak yağmur altında bereketiyle,
Toprağa verirken gözyaşını içine akıtarak,
Bedenen/fiziken vedalaşmak olacaktır.
Ölüm bir gerçek!
Yaşamın birgün sonlanacağı da ayrı bir gerçek!
Bilinmeyen ise ne zaman ve nasıl sonlanacağı!
Çekirdek aileden kayıplarımın en uzunu;
Babam Süleyman olacaktır…
(Karasu / 06 Mayıs 2023)
Remzi KOÇÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder